6 Eylül 2010 Pazartesi

Metin Dingil: Bu Takıma Güvenmek İstiyorum...

Yok yok, ilk haftada kazanılan bir maçın ardından karamsar olup çocukların moralini bozmak hoş bir davranış değil. “Evet-Hayır” tartışmalarının arasında başlayan futbol sezonumuzun bu yıl renkli geçmesini ve bize şampiyonluk getirmesini temenni ederek yazıma başlıyorum.. Sezon açılışında beğenmediğim ve çok “Bebe” bulduğum Hatayspor’un 72 Batmanspor karşısında aldığı galibiyet doğrusu bana ilham verdi.
Çünkü sezona iyi başlamak çok önemlidir. O yüzden ilk maçta alınan galibiyet çok önemli olduğu kadar da camiaya güven veren bir mesaj niteliğindedir. Tabi ilk maçta alınan galibiyet her şeyin doğru yönde olduğunu, takımın dört dörtlük olduğunu göstermiyor.. Sadece camianın bu moral ve motivasyona ihtiyacı olduğunu gösteriyor.. Bizim bu takıma inanmamız ve güvenmemiz için öncelikle istikrarı sağlaması gerekiyor.. Çünkü yıllardır yaşanan istikrarsızlık, izleyiciyi de, seyirciyi de ve taraftarı da küstürdü, tribünler boşaldı. Şu anda Hatayspor’un taraftar sayısı 500’ü geçmez.. İşte bunu binler, beş binler, on binler yapmak öncelikle Hataysporlu futbolcuların elinde.. İstikrar ve başarı bir araya geldiğinde, coşku ve destekte kendiliğinden gelecektir. Bu yıl takıma gelen, ya da daha önce de forma giyen oyuncularımıza sesleniyorum; Gerçekten de çok isabetli bir yere geldiniz.. Mülki amirlerinin tam destek verdiği bir yönetime sahipsiniz.

Bu konuda Başkan Hikmet Çinçin ve yönetim kurulu üyeleri gerçekten çok şanslı.. Başta Adalet Bakanımız Sadullah Ergin olmak üzere, Valimiz Mehmet Celalettin Lekesiz, Antakya Belediye Başkanımız Doç. Dr. Lütfü Savaş takıma büyük destek veriyorlar. Geçmişte diğer yönetimlere verilmeyen bu benzeri destek gerçekten çok anlamlı. Bugün bir Bakanın Hatayspor tesislerinde iftar yemeğine katılması futbolcularla birlikte olması çok güzel bir olay.. Geçmişte görmedik böyle desteği, hele bir bakanımızın tesislere gelmesi, Hatayspor’a olan bakış açısını gösteriyor. Bu muhteşem dörtlü isterse Hatayspor’u şampiyon yapar.. İstemezlerse de kaderine terk edilir ve geçtiğimiz yıllarda olduğu gibi yönetimlerin sırtına bırakılır. Mehmet Şaşmaz’ın başkan olduğu dönemde protokol üyeleri değil tesislere, tesislerin önünden geçmezdi.

Zaten destek vermeyerek de zırnık koklatmadılar.. Bu çifte stantardın yorumunu size bırakıyorum.. Ben gençlerden kurulu takıma açıkça güvenmek istiyorum.. Ama geçmişte yaşadıklarım, edindiğim tecrübeler o güveni vermiyor. İçimdeki bir ses; “Yine zik-zak çizerler, bizi yarı yolda bırakırlar” diyor.. Yok yok, ilk haftada kazanılan bir maçın ardından karamsar olup çocukların moralini bozmak hoş bir davranış değil. Bence zamana bırakalım, bu çocuklara şans verelim sabır gösterelim.. Henüz çok erken..

Hiç yorum yok: