24 Haziran 2009 Çarşamba

Metin Dingil:Umarım Lütfü Savaş yine heyecan yaşatır..



Uzun uzun derdimizi anlattığımız yazıları sana iletmiyorlardır, Başkanım. Bir fıkra anlatayım da belki hoşlarına gider anlatırlar sana da.. Hasta Hataysporlu bir adam çok hasta olur, ölüm döşeğine düşer. Her zaman maçlara gittiği fanatik arkadaşları ziyaretine gelirler. Son defa görelim derler. “Allahın takdiri, elden bir şey gelmez ama bir son isteğin varsa bari onu yerine getirelim” derler. “O zaman beni Fenerbahçe’ye üye yapın!” der o koyu fanatik Hataysporlu adam.. Herkes birbirine bakar, şaşkınlıkla “Yav sen doğuştan Hataysporlu değil misin? Ne yapıyorsun sen?” Derler.. Hasta Hataysporlunun birden yüzü güler: “Bir Hataysporlu öleceğine bir Fenerbahçeli ölsün.” Bu fıkrayı değişik takımlara ve değişik kombinasyonlara çevirmek mümkün. Ama benim anlatmak istediğime tam uyuyor.


Çok değil iki yıl önce Hatayspor’a pilot takım olarak gösterilen Antakyaspor, iki yıl kaderine bırakıldı.. İlkinde kıl payı kümede kalan Antakyaspor, ardından İskenderunspor’a verilmek zorunda bırakıldı. Sonuç mu? Hepinizin bildiği gibi ikinci yılında küme düşerek, tarihe karıştı.. Antakyaspor madem sahiplenilmeyecekti. Bırakılsaydı da bari Antakyaspor düşseydi.. Tarihe arkadan bıçak saplanılmasaydı. Şimdi korkuyorum aynı şey Kırıkhanspor’un başına gelecek diye.. Uzun bir aradan sonra yanılmıyorsam 18 yıl sonra profesyonel lige yükseldiler.. Hem de çok zorlukları aşarak, güçlü rakipleri ezerek, 3. Lige adlarını yazdırdılar.. Ahmet Taşyürek ve ekibini kutlamak gerekir.. Anlı-şanlı bir başarı elde ettiler ve futbola susamış ilçeyi yeniden profesyonel lige kazandırdılar. Ama.. İşittiklerim ve duyduklarım gerçek ise Kırıkhanspor’u zor günler bekliyor..


Allah korusun ne diyeyim; kaderi inşallah Antakyaspor’a benzemez.. En önemli endişem de Hatayspor.. Şu anda Başkan Şaşmaz transfer yapıyor, kulübü boş bırakmamak ve yeni sezonda takımın kadrosunu oluşturmak adına.. Ama ortada para, pul yok.. İmzalar bir bir atılıyor. Yarın bu imzaların günü geldiğinde, federasyona yatırılması gereken lisans bedelleri ve daha da ilerisi kulübü federasyona verenlerin listesini düşündükçe, uykularım kaçıyor. Herhalde başkanım da yastığa kafasına koyduğunda rahat uyumuyordur.. Çünkü o işin tam ortasında.. Evine ekmek götüremeyebilir, aç da kalabilir, ama Hatayspor’un mutlaka ama mutlaka beslenmesi yani desteklenmesi gerekiyor. Bu da tek başına yapılacak iş değil..


Yine tek ümidimiz her zaman olduğu gibi Belediye Başkanımız Doç. Dr. Lütfü Savaş.. Umarım ligin son haftalarında bizlere yaşattığı heyecanı, yeni sezonda genele yayar bizim de içimizdeki karamsarlık duyguları dağılır. Tarih bize inşallah ikinci bir fıkra yazdırmaz!..

Hiç yorum yok: